Yaptıkların Yapacaklarının Teminatı Mı Gerçekten?
Özgüven, gurur, kibir...
Desenleri birbirine çok benzese de davranış çıktıları radikal farklar içeren karakter hâlleri...
Söz gelimi özgüvenli insanlar "hata"yı deneyim ve öğrenme vesilesi olarak kabul ederken; kibir sınırından iltica etmiş insanların "hata"yı kendinde aramama ve suçlayıcı üsluba geçme eğilimi vardır.
Diğer bir deyişle; hata aynı hatadır ama hatayı algılama şekli tümüyle farklıdır bu karakter hâllerinde.
"Yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır" felsefesini "ilaç" gibi düşünebiliriz.
İhtiyaç duyduğumuz anda yokluğu problem, aşırı dozda kullanımı tehlikelidir.
Asıl tehlike ise "dengeli dozun", kişinin farkındalık rayından kolaylıkla çıkabilme ihtimalidir.
Bu açıdan;
"Özgüven-Gurur-Kibir" üçlüsü "Kararlılık-İnat-Saplantı" üçlüsüyle büyük benzerlikler taşır örneğin.
Sırf bu sebeple; karşımızdaki kişiye veya kendimize altı boş, "gaz verme" odaklı
- Yaptın; yine yaparsın!
- Sana bişey olmaz!
- Hadi aslanım!
... tadındaki motivasyon söylemlerini ihtiyatlı kullanmak gerekiyor.
Bir çuval inciri berbat etmek de var ihtimaller arasında zira...
Ve maalesef; o "bir çuval incir", çok da zorlanmadan telafi edebileceğin karton bardak kuleleri olmuyor çoğu zaman...
Hele hele söz konusu haksız yere kırdığın bir kalp; anlamsız yere üzdüğün bir insansa mesela.