Fon(!) Yönetimi ve Doğallık
Bayıldım bu paylaşıma.
Bu kişinin kim olduğundan evvel doğallığına dair fikirlerimi paylaşmak istiyorum.
Vazgeçemiyoruz bir türlü yapaylığın getirdiği "imaj" saplantımızdan.
Acaba hangisi kıymetli?
- Fondaki objelerin değeri mi yoksa karşımdaki kişinin değeri mi?
- Oturduğu sandalye mi? Üzerinde oturan kişi mi?
- Elinde tuttuğu kalem mi? Kalemi tutan mı?
- Papyon mu? Kulaklık mı? Kamera mı? Işık mı? Fon mu?
- Yoksa vizördeki kişi ve fikirler mi?
Size bir tavsiyem var dostlar.
Kendinizi kimseyle karşılaştırmayın. Mukayese zehirli bir mutsuzluk ve tatminsizlik kaynağıdır.
Kameranın perspektifi aksini iddia etse de;
Hepimiz aynı durumdayız.
Doğallıktan dem vuran yapaylıkla kendinizi mukayese edip zaten kaygının ve sıkıntılı ruh halinin hüküm sürdüğü böyle bir dönemde üzmeyin(!) kendinizi.
Bunları yazarken, şu anki görüntüm ve kıyafetimle sol üst köşede gördüğünüz profil resmim arasındaki fark mesela...
Efsane..:))
Demem o ki;
- Doğal olmak,
- "mış" gibi olma telaşına düşmemek,
- Samimi olmak mühim.
Kılık kıyafet, saç baş telaşıyla yorulmadık mı yıllarca?
Evde kalmakla yetinmeyip, evin tadını keyfini çıkarmak da lazım sanki.
Avusturya Havayolları CEO'su Alexis von Hoensbroech 'e selam olsun.
Ve tabii kendiyle dalga geçebilen mizah anlayışı ve doğallığına...
